Home Genel Sağlıkyaşam tarzı ve ruh sağlığı
yaşam tarzı ve ruh sağlığı

yaşam tarzı ve ruh sağlığı

Cinsiyet koşullanması
Sarı tulumu içinde uyuyan bir bebeğin cinsiyetini merak eden öyle az yabancı vardır. Genellikle pembe ya da mavi giysiler saçtaki toka ya da delikli kulaklar ipucu verir. Cinsiyet koşullanmasını başlatan anne babalardır. 6 aylık bir bebek tepeden tırnağa gördüğü bir kişinin cinsiyetini ayırt edebilir. 10 aylık olduğunda, bunu karşısındakinin sadece yüzüne bakarak da anlayabilir ve 2-2,5 yaşlarındayken erkek ve kız resimlerine bakarak cinsiyeti doğru ifade edebilir. Çocuklar “kız” ve “erkek” sözcüklerini öğrenir öğrenmez hangi gruptan olduklarını bilirler.

2 yaşındaki bir kız çocuk, kız olduğunu bilir; 4 yaşındayken o güne kadar her zaman kız olduğunu anlar ve 6 yaşına geldiğinde bunun daimi bir
şart olduğunun farkındadır. Minik çocuklar her şeyi siyah-beyaz olarak yorumladıkları ve cinsiyet kavramını ararken el yordamıyla hareket ettikleri için, görüş açıları son derece indirgemeci ve şahane derecede ayrımcıdır. Süre geçtikçe, ebeveynler bayan ya da erkek olmanın hangi kavrama geldiği konusunda daha incelikli bir bakış açısı geliştirmelerinde tezgâhtar olabilirler.
Kültürümüzde, erkek ve kız çocuklara bambaşka davranmanın kökleri derinlere uzanır. Kızlar zarif ve kibar olduklarında övgü alırlar ve onlarla sert olmayan oyunlar oynanır. Buna karşılık küçük bir erkek çocuğun inatçılığı ve düpedüz saldırganlığı “erkek çocukların tümü aynı” mantığına dayanan bir dayanıklılık gücünün gelişmesini sağlar.

Ufak bir çocuğun bilinçaltı bunların hepsini emer. Anne babaların kız çocuklarıyla daha pozitif konuştukları ve bunun da erken çocukluk döneminde kızların sözel becerilerinin daha gelişkin olmasını güçlendirdiği gösterilmiştir. Kızlar çok küçükken “erkek gibi” giyinmelerine, oynamalarına ve davranmalarına izin verilir. Fakat bunun tersi geçerli değildir. Bir kızın “erkek Fatma” olması uygun karşılanırken, bir oğlanın “bayan evladı” olması hiç de hoş karşılanmaz. Kızların duygularını açıklama etmelerine müsade verilir, fakat ne yazık ancak hâlâ öyle çok erkek çocuğa çok erken yaşlarda bunun “kızlara kadar” bir tutum olduğu öğretilmektedir. Okula başladıktan sonradan kızlar en iyi birkaç arkadaşla takılırken, erkekler, çetelere veya hiziplere katılır. Düşmanlarıyla etkileşimleri de farklıdır. Erkek çocuklar daha fazla fiziki zorbalığa başvururken; kızlar alay, söylenti, sakatlıkla alay etme, aile, arkadaşlar, halk müziği veya kiloyla ilgili sataşma gibi sözlü saldırıları tercih eder. insan bu yaşta bile minik bir cadı olabilir! Kız çocuk zorbalığa maruz kaldığında okula gitmek istemeyebilir veya hastalığı edebilir. Okuldaki galibiyet seviyesi düşebilir, kendine zarar verme eğilimi gelişebilir; hatta bunu bir tehdit unsuru olarak kullanabilir. Her sene okulda zorbalığa maruz kalan çocukların bir bölümünün intihar girişiminde bulunduğunu biliyoruz. bu nedenle, çocuğunuzda büyüyen tavır değişikliklerini ciddiye alın ve ayrıca okulun hem de aile hekiminizin olup bitenlerden farkında olan olmasını sağlayın. Çocukluğun acımasız dünyasında okuldaki akran baskısı her iki cinsiyet için de alaya gücenme riskine karşısında cinsel şablonun benimsenmesini sağlayacaktır.

Ayrıca kız ayrıca de erkek çocuklara, oyuncak tabancadan tutun bebeklere kadar tüm oyuncakları arzetmek için hakiki bir çaba bildiren anne babalar bile kızların bebekleri, erkeklerin ise oyuncak tabancayı seçtiğini görürler. Mektep öncesi dönemdeki bir grup erkek çocuğun birlikte oynadığı oyunlar son derece bedensel içerikli olma eğilimindedir; pek ama eviniz aniden onlara rahat gelebilir. Kızların oyunlan daha yumuşaktır ve genelde çok pozitif harekete dayanmaz. genel olarak, kızlar her yaşta erkeklere tarafından daha olgundur ve sahip oldukları yoğun konsantrasyon gücü, erkeklere tarafından daha uzun süre oturabilmelerini, fotoğraf yapma veya bir kitaba bakma gibi işlerle daha uzun zaman meşgul olabilmelerini sağlar. Bir kız çocuk 4 yaşına gelmeden genellikle kendi hemcinsiyle oynamayı seçim eder. Bu şart erkeklerle oynamanın yepyeni bir oyun haline geldiği ilkgençlik çağına değin sürer!

Eğitimcilerin birçok kızlarla erkekler arasında öğrenme farklılıkları ve davranışsal farklılıklar olduğunu kabul eder. bu nedenle çoğu bilirkişi, farklı eğitim görmelerinin en iyisi olduğunu iddia eder. Buna karşılık öteki uzmanlar, erken yaşta karşısında cinsle benzer ortamda bulunmanın
sonradan daha iyi ilişkiler kurabilmeyi sağladığını öne sürmektedir.

Çok çabuk artma
Küçük kızlar anneleri gibi olmayı isterler. Yürümeye başlar başlamaz yüksek ökçeli ayakkabılarınızla besbelli gezinmeye başlarlar ve
ellerine en küçük bir fırsat geçtiğinde makyaj malzemelerinizi denemeye girişirler. Bu yalnızca bir oyundur. Oysa, aralıksız reklam baskısmın etkisiyle minik kadınlar gibi giyinen çocuklar artık hakiki yaşamda da karşımıza çıkıyor. Günümüzde yaşıt baskısı çok dinç
ve 5 yaşındaki çocuklar bile tasarımcı etiketlerini biliyorlar. Bırakın da çocuğunuz çocukluğunu yaşasın; o dönem öylesine kısa ve değerli ancak! Gerçekten istiyorsa oje sürsün, ama sadece nadiren. Bunun kızınız açısından bir norm haline gelmemesi için elinizden
geleni yapın. Lakin yüksek ökçeli giyme isteği karşı sakın pes etmeyin; çünkü bu tür ayakkabılar ayaklarından omurgasına kadar kemiklerinde şekil bozukluğuna yol açacaktır. Kulaklarını deldirmesine müsade verip vermemek daha çok bireysel bir tercihtir. Ama kendimce kulaklarıyla ilgili bakımı kendi yapabilir yaşa gelene dek beklemenizde üstünlük var. Küpe takıyorsa alerjik reaksiyonları önlemek için bunların saf altın ya da gümüş olmasına ve geceleri çıkartılmasına dikkat edin. Küpelerin arkaları gece uyku sırasında rahatsız edebilir. Keza küpelerin fazla hafif olması gerekir; ağır küpeler kulakmemesini kalıcı olarak sarkıtabilir. Halka şeklindeki küpeler kolayca tutulduğu ve kazayla çekildiğinde kulakmemesini yırtabileceği için bunları kullanmaktan kaçınmalıdır.

Kız çocuklar 2 yaşındayken bile flört etmeye programlanmıştır. Birçok babalarına bakarken gözlerini kırpıştırır. Ara Sıra cinsellikleri daha da keskin olabilir; eşyalara veya kucağında oturdukları erişkinin bacağına sürtünebilirler. Bunu kendilerini iyi hissettirdiği için yaparlar. Bu davranışın sakıncalı bir tarafı yoktur; doğal olduğu için fazla tepki göstermeyin. Küçükken başka bir şey yapmayı teklif ederek, örneğin
bir öykü okuyarak, dikkatlerini zahmetsizce başka yöne çekebilirsiniz. Yaklaşık 4 yaşındayken, birçok çocuk merak ettiği için diğer çocukların cinsel organlarını görmek ister. Onlar için fazla öncelikli bir hal aldığını düşünüyorsanız cinsel davranışlar üstünde teftiş gücünüzü kullanmaktan korkmayın. Eğer erken cinsel gelişime davranış değişiklikleri veya genital enfeksiyonlar eşlik ediyorsa bir uzmana danışın.

Cinsel eğitim
Kızınız bebeklerin nereden geldiğini iyi anlamak istediğinde ona gerçekleri anlatın; ama verdiğiniz bilgiler yaşına yerinde olsun. “Annenin karnından gelir” yanıtı iyi bir açılış olabilir. Kızınızın cinsel eğitimine erken yaşta, doğal açıklamalarla başlayın ve bilimsel bilgileri bir
anda kontrolsüzce yüklemeyin. Her yeni soruyla, bilgisine biraz daha fazlasını ekleyin. Gerçekleri o sindirdikçe anlatırsanız, onun kavrayışına, olgunluğuna uygun biçimde aktarırsanız, âdet görme ve cinsellik kavramları karşı büyük bir şok yaşamayacaktır. Âdet görme konusunda olumlu konuşmanız onun için bir şanstır; âdet görmeyi kadınlığın bir nişanesi, bebek sahibi olabileceğinin bir işareti olarak anlatın. Konuyla ilgili ilk açıklamaları arkadaşlarından duymasını beklemeyin. Duyduklarının hepsi hatalı olabilir ve onu gereksiz yere korkutabilir. Kızların birçok, çoğaltma hızının doruğa ulaştığı yaştan bir sene sonrasına eşit gelen 12 yaşından önce âdet görmez. Lakin şanssız olan birkaçı 9 yaşında âdet görmeye başlayabilir; o yüzden de, temel bilgileri o yaşa kadar almış olması gerekir.

Çok nadir de olsa, bir kız çocukta buluğ çağı 6 ya da 7 yaşında başlayabilir. Çocuk üzerindeki sosyal ve psikolojik etkisinin yanı sıra bu
koşul çocuğun boyunu da etkileyebilir ve arada bir ur gibi önemli bir tıbbi sorunun göstergesi de olabilir. 9. yaş gününden önce ergenlik belirtileri görülen bir kız çocuk için bilirkişi bir hekimle görüşerek zorunlu çalışmalar yapılmalıdır. Incelemeler sonucunda daha uygun
bir yaşa ulaşana kadar ergenliğin ertelenmesi gerekebilir.

Çocukluk çağı depresyonu
ingiltere ve Galler’de 12 yaşından küçük çocukların takriben yüzde 10′unda bunalım, takıntılı görüşler ya da anksiyete gibi psikolojik bir bozukluk görülmektedir. Ne eyvah ancak çocuklar aralarında duygu ve tavır bozuklukları artan bir şekilde yaygınlaşmaktadır. Üzüntü verici veya stresli olaylar depresyon ataklarını başlatabilir. Yani, boşanma gibi büyük bir değişim yaşamış ailelerdeki
minik çocuklar veya bekâr annesi ya da babası yeni bir benzeşen bulan çocuklar bilhassa duyarlıdır. Kendine güveni yetersiz, yaşama bakışı karamsar olan ya da stres aleyhinde alışılmadık duyarlılık bildiren çocuklarda, ruhsal bir bocalama riski özellikle yüksektir. Bazı çocuklar ise günümüzün rekabete dayalı toplumundaki baskı lüklerle başa çıkamadıkları duygusuna aleyhinde özellikle duyarlıdırlar. Tıpatıp diş ağrısında olduğu gibi, depresyon da hiçbir şey yapılmazsa kötüye gider. Çünkü depresif düşünme biçimi, çocuğun gelişmekte olan kişiliğinin bir parçası haline gelebilir. Buna karşın oldukça artı destek kaynağı bulunmasına ve konunun bundan böyle daha iyi anlaşılmasına karşın, böylece çok anne baba ruhsal bozukluklarla ilgili damgalanma sorunları yüzünden çocuklarının bu nesil problemler yaşadığını itiraf etme konusunda isteksizdir. Bu da depresyondaki öyle çok çocuğun, gereklilik duyduğu profesyonel desteği alamadığı anlamına gelir.
Ancak uyarıcı işaretler vardır. Ilk Önce okul başarısı, arkadaşları ve ailesiyle olan ilişkileri etkilenecektir. Ardından ise madde bağımlılığı, yıkıcı tutum, güç ve hatta intihar eğilimi gelişebilir. Erişkinden öbür olarak çocuk, depresyonda ya da ağlayan olduğunu
o kadar söylemez ve belirtiler böylece silik olabilir ki gerçekte de bir şeylerin zıt gittiğini anlayışlı olmak şiddet olabilir. “Sıkılıyorum” ya da “kızgınım” gibi sözcükler kullanabilir veya mutlu olmadığını söyleyebilir; oysa genellikle onu ele veren, tutum değişiklikleridir. Dikkat edilmesi gereken belirtiler; süregiden melankoli, keyif alamama, tedirginlik, dermansızlık, uykusuzluk, özsaygı eksikliği ve sosyal çekilmedir. Depresyondaki çocuklarda sıklıkla karın ağrısı, baş ağrısı veya olağan düzeyde kilo alamama gibi fiziki belirtiler de görülür. Hastalığı
gerekçe edebilirler veya “aptalın tekiyim”, “cümbür cemaat benden dehşet ediyor” ya da “keşke ölseydim” gibi negatif yorumlarda bulunabilirler. Bunlar açık havada çocuk, kendi güvenliği konusunda aşırı endişeli de olabilir. Neyse ancak çocukluk çağındaki bunalım da çare edilebilir. Davranışlar devam ederse, aile hekiminiz ve bir takım durumlarda çocuğunuzun öğretmeni sizi destek edebilecek uzmanlara yönlendirebilir. Reçeteyle kullanılan ilaçların yanı sıra bilişsel terapi ya da aile terapisi gibi o kadar çok başka seçenek mevcuttur.

Boşanma
Çocuklar anne babaları ayrıldığında veya boşandığında büyük üzüntü duyarlar. Oysa, erişkinlerin yaşadığı hissi güçlük içinde çocukların hissettikleri genellikle göz ardı edilir. Çocuğu anne baba aralarında sorunlar olduğu konusunda evvelden bilgi vermek, pat diye “Biz boşanıyoruz” darbesini vurmaktan daha iyidir. Tartışmanın bir parçası olmaları gerekmez, fakat neler olup bittiğini bilmeleri gerekir. Zaten ruh halinizden ters dışarı giden bir şeyler olduğunu anlayacaklardır ve algıladıklarını sahiden olduğundan çok daha kötüye yorabilirler. Okul öncesi çağdaki çocukların kafası karışabilir; tedirgin veya ağlamaklı olabilirler, hatta geri çekilebilirler. 6-9 yaş arasındakiler, neler olup bittiğini tamamiyle anlayabilecek dek olgun değildirler; ancak hiç de nahoş bir şeylerin döndüğünü bilirler ve duygularını dışavurmak onlar için baskı olabilir. Öfkeyle tepki verebilirler ya da okuldaki başarı düzeyleri düşebilir. Böylece fazla çocuk boşanma sebebiyle kendini suçlayabilir. Bu ayrılığın onların hatası olmadığını anlamalarını temin etmek fazla önemlidir. Çocuğun bu gergin dönemde sorularına yaşına uygun, dürüst yanıtlar almaya hakkı vardır. Erişkinler için bu durum bilhassa de kendilerini suçlu hissettiklerinde ne değin can sıkıcı olursa olsun, çocuklar duygularını dışavurmada özgürlük bırakılmalıdır. Sizden dehşet ettiklerini söyleyebilirler ve kastettikleri gerçekten de budur; fakat hissettiklerini söylemeleri yönünde cesaretlendirilmezlerse sonradan bu duygularını baskılayabilirler. Çocuklar ayrıca aile birliğinin bölünmesi sebebiyle de acı çekerler; bunu olabildiğince eksilmek için yapabileceğiniz öyle çok şey var. Bu stresli dönemde çocuklarına doğrusu de yardımcı olmaya çalışan bir anne, çocukların önünde babalarıyla öfkeli bir tartışmaya girişmez. Yakın gelecekte eski eşiniz olacak adamın sizi aldatan bir zalim, yalancının teki, cimri bir domuz olduğunu düşünebilirsiniz; ama bu düşünceleri çocuklarınızla paylaşmanızın onlara bir faydası olmaz.

Sonuçta ne olur? Çocuklar, ebeveynlerden birine gidip onunla şen vakit geçirirken, öteki ebeveyne “ihanet etme” konusunda kendilerini suçlamadıklarında çok daha mutlu olurlar. Siz artık çocuklarınızın babasına gereksinim duymuyor olabilirsiniz, lakin onların babalarına tekrar tekrar ihtiyacı olacak. Ebeveynlerden biriyle bağlantısını yitiren çocukların -oysa o kadar çoğu bu durumdadır- boşanmadan daha artı etkileneceğini bildiren yığınla kanıt var. Çocukların birçok eninde sonunda ahenk sağlar, fakat anne babanın devam eden bir çatışma içinde olduğu durumlarda bu armoni süreci daha yavaş işler. Benzer kurallar, anne tekrar evlendiğinde de geçerlidir. Tekrar
çocukları bu olay için hazırlayın; duygularını tartmaya çalışın ve hissettiklerine aleyhinde saygı duyun. Herkesin birbiriyle iyi geçineceği konusunda umutsuz olsanız da yeni eşinizi çocuklara zorla kabul ettirmeye çalışmayın. Yeni eşinizle oturup anne baba sorumlulukları hakkında ilk elden bir konuşma yapmanız da önemlidir. Karakter çatışmaları, kıskançlıklar ve disiplin gibi mümkün tuzaklar üstünde açık açık konuşun. Karşılaşabileceğiniz tüm sorunları evvelden kestiremezsiniz lakin zaten bu tür bir tavır derhal daima kayda değer sorunlar
ortaya çıktığında ve ilişki kırılma noktasına gelecek ölçüde gerildiğinde yapılır.

Çocuklarınız ile yeni eşiniz arasındaki ilişkinin sizden egemen olarak şekillenmesi için vakit gerekir. Onu babalanymış gibi göstermeyi de denemeyin; bu şart, bölünmüş aile birliği hakkında hissettiklerini daha da kötüleştirir. Yeni eşiniz asla babalarının yerini alamayacaksa da ilk olarak tedbirli adım atmaya özen gösterirse süre içinde değerinde bahşedilen ve fazla sevilen bir baba figürü ve yakın bir dost haline gelebilir.

Öğrenme güçlükleri
Buhran ve aile travmasının yanı sıra, bir kız çocuğun okuldaki başarısını etkileyen başka nedenler de olabilir; özellikle de vaktinde
teşhis konamazsa. Erkek çocuklarda kızlara göre üç kat sık görülen disleksi iyi aşina bir sorundur ve tıbbi yayınlarda geniş yer bulan Uyarı Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu’na (DEHB) erkeklerde kızlara kadar dokuz kat sık rastlanır. Buna karşılık, diskalküli (matematik kavramlarını anlama ve matematik problemlerini çözmede zorluk) hakkında böylece eksik araştırma yapılmıştır ve bilin bakalım diskalküliye kimlerde daha sık rastlanır?
Evet, diskalküli kızlarda erkeklere kadar çok daha sık görülür.

Bu koşul, kız çocuğun basit matematik becerilerini edinmesini önemli biçimde etkiler. Basit sayısal kavramları anlamada, istatistiği kavramada güçlük çekebilir; sayısal gerçekleri öğrenmek ona güç gelebilir. Diskalküliden mustarip çocukların dil becerilerinin bayağı ya da ileri düzeyde olması ve okudukları sözcüklerle ilgili iyi bir belleğe sahip olmaları ilginçtir.

Diskalkülisi olan kız çocuklar, sayıları görselleştirmede güçlük çeker ve çoğunlukla sayıları karıştırırlar; sonuç olarak abuk subuk sapan gibi görünen hatalar yaparlar. Ama tanı konduktan sonra, bu konuda tezgâhtar olabilecek görsel takviye sağlama ve matematiksel gerçekleri
ezberlemesi için ilave vakit tanınma gibi böylece fazla öğretme stratejisi vardır. Bazı çocuklar bir matematik problemini yüksek sesle okuduklarında
ya da bunu bir başkası yaptığında görsel becerileri yerine işitsel becerilerini kullanabildikleri için daha iyi sonuç aldıklarını fark ederler. Çalışmaları için grafik kâğıdı vermek de sanılan sıralayabilmeleri açısından muavin olur.

Basic Skills Agency’nin (Temel Beceriler Ajansı) yakın zamanlı bir raporuna tarafından, bilgisayarlar ve hesap makineleri çağında bile insanın sayılarla arasının kötü olması, bir meslek bulgu ve o işi devam ettirme konusunda okuryazarlık durumunun eksik olmasından daha büyük bir dezavantajdır. böylece, kızınızın matematikle ilgili bir sorunu varsa öğretmenleriyle görüşün ve okulundaki rehberlik uzmanına danışın. Icabında, okulun kızınıza yerinde yardım sağlamasına olanak verecek bireysel bir eğitim planı hazırlanabilir.